21 Ağustos 2012 Salı

Ero-Coma



Ey! eğildiğinde meme uçlarından
vaktinde gelen trenler fışkıran
seni seviyorum, en doğrusu bu, en!
donup kalıyor aklımda her şey
otobüsler geçmiyor, kelimeler geçmiyor
senin olanla benim olan arasında
hazin ölüm bile donup kalıyor
artık biz hiçbir şey geçmiyor

sonra
yalnızlıktan çıldırmış avuçlarımla
ateşlere taşan kalçalarını kucakladığımda
ağzımın içine dolan rüzgarın adı ne olacak söyle bana

hayır, yorulmadım
güzelce geberiyorum
hem nasıl yılar bir adam
gecesine hançeriyle girdiği bir kadının içinde
başka kaç kadın daha olduğunu anlamaktan
ben nasıl yılarım
senle aynı yatakta aynı sonrasızlığı yaşamaktan
hiç anlamam

şimdi ter içinde
şimdi tuz içinde
şimdi kendi kanın içinde
kendi kendini anlayıncaya kadar öpebiliyorsan beni
hicaz demiryolundan da uzun olmalı
yeni kazılmış mezarların ağzını kapatmak için çıkıp gelen
her inleyişinin sesi

donup kalıyor aklımda her şey
otobüsler geçmiyor,kelimeler geçmiyor
ne zaman yetecek tenin yüzölçümü
ruhumun kaybolmuşluğuna
sana sarıldıkça her yerim geberiyor
senin olanla benim olan arasında
para kazanılan bir iş için istemem
sadece seninle sevişirken
fazladan bir iki elim daha olsaydı keşke..!

Jan Ender Can

Hiç yorum yok: